200 Kişilik Gökberk Kışlası Koğuşundan :)
Eğitim hayatını verimli şekilde geçir, ardından da çalış tecrübe edin derken...
Bir de askerlik konusunu halletmem gerekti :)
Açıkçası askerliğe gidiş dönemimde kafama takılan farklı konular olsa da... Sadece akışa ayak uydurdum ve bu sürpriz sürece dahil oldum.
Sürpriz diyorum çünkü... Ülkenin gerçek anlamda ortalamasını gördüğümüz tek yer askerlik oluyor!
Ben, ilkokuldan itibaren yurtta kalmaya başlamış ve lise ile üniversiteyi memleketinden uzakta okumuş biri olarak, askerdeki insan çeşitliliğine çok şaşırdım. Zira bugüne kadar dahil olduğum hikâyeler, hep belirli bir seviyede karakterlere sahipmiş!
Askerlikteyse durum çok başka... Çünkü ortamdaki her şey doğaçlama, insanlar ise cidden epey çeşitli ve sürprizler de çok olağan :)
Samsun Gökberk Kışlası Günlükleri
Tesise Giriş: 15.05.2022
1. Bölük | 3. Takım | Yatak: 188 & 34 | Dolap: 206 & 205
Buradan itibaren askerde tuttuğum günlüğü aktarmak istiyorum :)
Not: Kitap okumak ve günlük tutmak, 6 aylık (Uzun dönem) askerliğimde zihinsel sağlığım açısından çok faydalı oldu.
Nutuk'u İlk Defa Askerde Okumak da Başka Bir Seviye :)
28.05.2022 | Günlükten Notlar
Kışladaki 14. günümde ilk satırlarımı yazmaya karar verdim ve etrafımda ben hariç 5 kişi daha var. Askeriye gerçekten çok başka bir düzene sahip ve insanın tüm ezberini bozuyor. Tabii yarım kalan bir hikâye ile buraya gelmemden mütevellit, Bölük filminden hallice anlarım da oluyor. Açıkçası, normalde de çok düşünen bir insanım ama askeriyede bu durum iyice arttı.
Saatlerce ayakta beklemek, birtakım farklı insanlarla muhatap olmak ve öylece zamanın geçmesini hissetmek... Evet, burada zaman bizden yana değil :)
Canberk (İngilizceci), Turgay (Kâtip) ve Yasin (Kepçe Operatörü)'den oluşan yakın bir arkadaş çevrem var. Boş anlarımız, bir şeyler yemek ve laflamak ile geçiyor.
Soldan Sağa: Turgay, Yasin, Burak ve Canberk
Genel olarak ise geleceğe ve geçmişe dair düşünmekle geçiyor zamanım... Koç ya da Yeditepe gibi bir okulda yüksek lisans yapmak ya da memuriyet gibi bir iş kovalamak veya da kendi fikirlerimi hayata geçirmek...
Ayrıca acemiliğin üçüncü haftasına doğru ilerlerken, usta birliğim belli oldu! İstanbul ile yine yolumuz kesişti :)
Esasen ise sağlıkçı olarak Samsun'da 1 ay daha eğitim alacağım ve iki ayın sonunda İstanbul'a geçeceğim. Zamanın ağırlığını hissettiğim günlerimden şimdilik bu kadar...
03.06.2022
Bugün itibarıyla yemin töreni gerçekleştirildi ve nihayet acemilik dönemi sona erdi. Gerçi Samsun'da bir aylık daha sağlık eğitimi var ve bu da hala acemi olmak gibi! Bu durum haricindeyse günler, yazıcılık ve askeri angaryalarla geçiyor. Esasen ise askeriyenin yersiz detaylarını her zaman hissediyoruz :)
Yazıcı Çadırından
Tüm gelişmelere ek olarak ise bu ara bir MP3 sevdasına düştüm ve ilk çarşı iznimde almayı düşünüyorum. Buradaki gereksiz olaylardan kaçış için MP3 gibi araçlar, amaç yolunda çok gerekliler.
Yemin törenindeki bir diğer nokta ise aileler ve çocuklarının (Askerlerin) kavuşma anıydı. Şöyle bir kenardan izledim ve film sahnesinde gibi hissettim. Son olarak ise üç haftadır buradayız ama sanki üç aylık hasret gibiydi. Askerlik biraz da böyle bir kavram :)
03.07.2022
Yazmayalı 1 ay olmuş...
Zaman biraz daha hızlı akar oldu ve bu durumdan çok memnunum. Yazıcılığın, askerliği kolaylaştırdığını ve daha çekilebilir bir yer haline getirdiğini söylemeliyim.
Ot yolmaktan, sürekli temizlik yapmaktan ve sürekli ayakta beklemekten kurtarıyor... Esasen ise yazıcılığın en büyük faydası; bizi, kalabalıktan ayırıyor oluşu. Yani daha sakin ve kontrol edilebilir bir ortamdayız.
Samsun'daki Yazıcılık Günlerinden
Bu sebeplerden dolayı, yazıcılık kavramına ne kadar minnet duysam az gelir :)
MP3 konusu ise maalesef hayal kırıklığı yarattı. Samsun çarşısında tek tip MP3 var ve iki tane almama rağmen hiçbiri çalışmadı... Hem zaman hem de para israfı!
Buraya yazmadığım 1 aylık süreçte arkadaşlıklarımız iyice pekişti. Tabii Yasin'i erken dağıtım ile Kıbrıs'a gönderdiğimizi de söylemek gerek.
Dağıtım Belgeleri Örneği
Ufak ufak da olsa Canberk ile İngilizce çalışıyoruz ve faydasını da hissediyorum. Bunun dışındaysa esas olayımız kitap okumak ve langırt oynamak. Asker olduğum zamandan bu yana beş kitap okudum. Langırtı ise normal hayatımda neredeyse hiç oynamamışken, burada bağımlısı oldum, maalesef imkânlar kısıtlı :)
Samsun hakkında ise olumlu düşüncelere sahibim. Şehrin bir yanı mavi bir yanı yeşil. Hem denizi var hem de ağaçları... Ya da otları :)
Not: Çarşı iznine iki defa çıktım ve Samsun'un potansiyelini beğendim.
Samsun
Tüm bunların dışındaysa dün film izlettiler ve Bölük'ü izledik.
Filmin benim için anlamı başka ve biraz etkilendim. Hayat işte, bazen filmi yaşatıyor insana :)
Bölük Filminden Bir Kare
Nihayetinde ise 7 Temmuz gecesi İstanbul'a geçeceğim ve askerliğimin son 4 ayını orada tamamlayacağım. Samsun'a kadar gelmişken Karadeniz'i gezme niyetim vardı ama zaman olarak böyle bir boşluğum olmadı maalesef. Lakin sırf gezmek için tekrar buralara geleceğim. Zira fazlasıyla ilgimi çekti...
Askere gelmeden önce Güneydoğu Anadolu'yu gezmiştim. Şimdi ise Karadeniz şehri Samsun'dayım. Esasen ise Ege kültürünün hakim olduğu Balıkesir'de oturuyorum. Üç bölgeyi de gören biri olarak, kıyafet ve yaşam tarzının her bölgede çok benzer olduğunu yazmak istedim. Hayatlarımız giderek kopya unsurlarla bezeniyor.
İstanbul'da yazacağım satırlarda görüşmek üzere :)
İstanbul Küçükyalı Kenan Evren Kışlası Günlükleri
Birinci Basamak Muayene Merkezi | Sıhhiye Ekibi
Sıhhiye Ekibinin Yuvası :)
11.07.2022
İstanbul'dan ilk satırlar :)
Askeriye hikâyem sayesinde ilk kez uçağa bindim ve Samsun'dan İstanbul'a uçtum. Uçağın kalkış anı ve birkaç gökyüzü manzarası hiç fena değildi. Daha sonraysa bir efsaneyi yaşama şansım oldu ve havaalanından alındık! Yani askeriye tarafından...
Gerçi Sahra Sıhhiye (Samsun) özellikle alınmamızı istemiş! Açıkçası Samsun, askerlik olarak pek hoş anılar bırakmadı, egolu komutanlar vb.
Ayrıca da havaalanından alan ekip bizi başka bir yere götürdü ve birtakım karışıklıklar yaşandı ama aynı gün içinde Küçükyalı'dan gelip bizi aldılar ve esas birliğimize katılıp, resmen usta asker olduk :(
Sıhhiyeden Burak - Usta Asker :)
Samsun'a göre burası çok daha rahat başladı. Koğuş 10 kişilik ve kendi duşumuz, çamaşır makinemiz, hatta televizyonumuz var. Samsun'daki acemilik döneminden sonra bunlar epey lüks geldi.
En iyi gelişme ise artık kamuflaj giymeyecek olmamız. Revirde görevli olduğum için askerliğimin geri kalanında hemşire kıyafeti giyeceğim. Tabii yazıcılık da yine ilk görevim olarak belirlendi :)
Sonuç olarak ise arkadaş ortamına sıfırdan başlamak dışında pek problem yok.
Revirde Gece Nöbetleri
Şartlar genel olarak çok daha makul; bakalım, zamanla huzurumuz da artarsa ne ala :)
Kapanış cümlelerim olarak da gelecekte yapacaklarıma dair pek çok düşüncemin ve karmaşık bir ruh halimin olduğunu yazmak istedim.
Asker Dolabı (:
Bedelli Askerlerin Atış Anında Ambulansla Beklemek
Öncelikle günlüğüme aldığım notlar bu kadardı ve kesinlikle çok ilginç zamanlar oldu... Normal hayatımda denk gelmediğim insan profilleri ile yan yana yattım ve aynı sofraya oturdum.
Açıkçası; zorlayıcı anlar, keyifli zamanlardan çok daha fazlaydı ve askerliği en çok seven adam bile ne zaman gideceğini hesap ediyordu!
Hal böyle olunca da en çok sabrı öğrendiğimi söylemek istiyorum, gerisi ise biraz bulanık, biraz tatsız.
"Emret Komutanım!" ile geçen 6 ayımı özetledikten sonra, ezcümle herkese hayırlı tezkereler :)