Kitle iletişim
araçlarının her biri, şüphesiz ki insan hayatını değiştiriyor ve geliştiriyor.
Ama bu araçlar arasında bir tanesi var ki, yeni medyaya rağmen hala başrolde!
Ulaşılabilir olması,
okuma – yazma eylemini gereksiz kılması ve de çoğu evde olması ile televizyon;
iyi ya da kötü insanlık tarihinin en popüler kılavuzu, en azından bugüne kadar.
1950’li yıllarda
bizim kılavuz gelişimini sürdürürken, ABD’de City Hospital (1952) adlı ilk
sağlık programı yayınlanır. Bu program; insan ömrünün yegane dostu Tıp
Biliminin ilk ayak sesleridir. Lakin bu sesler, süreklilik anlamında kalıcı
olamamış ve 1980 sonrası yaşanacak olan yeni liberal politikaların getireceği
köklü değişikliklere kadar, ancak arada sırada duyulabilmiştir. Değişikliler
sonucu ise sağlık sektörü; potansiyel cazibesinin karşılığı olarak yatırım
pastasındaki payını almış ve büyümeye başlamıştır. Bu büyüme ile birlikte
sektörün reklam ihtiyacı artmış ve gazetelerde – dergilerde daha fazla yer
almaya başlamıştır. Akabinde ise televizyondaki ana haberlere ve oradan da
sağlık programlarına yayılarak; reklam ihtiyacını, ‘büyümesi oranında’ gerçek
anlamda karşılayabilmiştir.
Ülkemizde 1990’lı
yılların sonları ile birlikte sabah kuşağındaki kadın programlarında sağlık
konuları işlenmeye başlanmış ve bu konuların uzmanları olan doktorlar
programlara alınmıştır.
2000’li yıllara
gelindiğinde, sadece sağlık üzerine yapılan programlar dünya genelinde
yaygınlaşmaya başlamıştır. The Doctors, The Dr. Oz Show gibi programlar ise bu
türün dünya çapındaki temsilcileri sayılmışlardır.
Bu akıma uyan
Türkiye’de ise Kanal D’de yayınlanan Doktorum (2009) adlı program, ilk sağlık
programı olmuştur. Programın ilk zamanlarında düşük reytingler alması sonucu,
sunuculuğuna Zahide Yetiş getirilmiş ve bazı ameliyatlar canlı yayınlanarak
reytingler arttırılmıştır. Bu oluşumun temelinin oturduğunu gören diğer
kanallar da zamanla benzer programlar yapmışlardır.
Günümüzde ise sadece
doktorların özel şifreleri ile izleyebildiği Türkiye Klinikleri TV ya da Anne
ve Bebek TV gibi sadece ‘sağlık’ üzerine programlar yapan ‘kanallar’
açılmıştır. Kılavuzumuzun yardımı ile gerçek potansiyeline ulaşabilen sağlık
sektörü, televizyonda popüler olmanın getirileri olarak daha çok ilaç satıp,
bazı doktorları ve hastanelerini ön plana çıkarmıştır.
Bu anlamda televizyon,
sağlık sektörünün beklenenden daha fazla ticarileşmesine neden olmuştur. Televizyonlardaki
sağlık programlarında pek dile getirilmeyen komplikasyonlar, ilerleyen yıllarda
sağlık sektörünü zorunlu bir tedaviye yönlendirebilir.